Prostat Hastalıkları ve Tedavi Sonrası İdrar Kaçırma

Erkeklerde selim prostat büyümesi ya da prostat kanseri nedeniyle yapılan cerrahi girişimlerden sonra, geçici ya da kalıcı tarzda idrar kaçırma şikayeti olabilmektedir. Selim prostat büyümelerine yönelik yapılan operasyonlarda genellikle idrar tutulmasını sağlayan mekanizmalar zarar görmediğinden idrar kaçırma oranları %1 gibi düşük düzeylerde kalmaktadır. Buna karşılık uzun süre büyüyen prostat nedeniyle mesane çıkımında oluşan basınç artışı, mesane kasının bu basıncı yenmek için aşırı kasılan bir yapıya dönüşmesine neden olabilmektedir. Bu tarz olgularda ameliyat sonrası mesane aşırı aktivasyonuna bağlı idrar kaçırma şikayeti olabilmektedir.

Bu olguların tedavisi genellikle ilaçlarla mümkün olabilmekte ve kalıcı hale gelmemektedir. Benzer şekilde prostat kanseri nedeniyle radikal prostateknomi operasyonu geçiren olgularda da artmış mesane kas aktivasyonlarına bağlı idrar kaçırma şikayetleri görülebilmektedir. Bu olguların da çoğunda, idrar kaçırma şikayeti ilaç tedavileri ile giderilebilmektedir. Buna karşılık radikal cerrahi geçiren bazı olgularda; mesane çıkımında yer alan ve idrarın istemli olarak tutulmasını sağlayan kas yapılarının hasar görmesi mümkündür.

Bu tarz olgularda öncelikli olarak mesane taban kaslarının gücünü arttırmaya yönelik egzersizlerin yapılması gereklidir. İlaç ve egzersiz tedavilerine karşılık, radikal cerrahi geçiren olguların %3-15’inde, idrar kaçırmanın kalıcı karakterde olduğu tespit edilmiştir. Bu olguların tedavisinde cerrahi yöntemlerin uygulanması gerekli olabilir. İdrar yolunu daraltmak amacıyla; mesane çıkımı ile idrar yolunun birleştiği bölgeye özel maddelerin enjekte edilmesi ya da balon yerleştirilmesi yapılabilir. Bu tedavi yöntemleri uzun süre uygulanmış, ancak etkinliğinin zamanla azaldığı ortaya konulmuştur. Buna karşılık idrar yolunun özel bir sistemle daraltıldığı, idrar yaparken bu darlığının hastanın dışarıdan kontrolü ile açıldığı ‘Artifisiyel Üriner Sfinkter-Yapay İdrar Tutma Sistemi’ uygulamaları da yapılabilir. Bu sistem özel bir operasyonla hastaya yerleştirilmekte ve dışarıdan fark edilmeden hastanın kontrolü altında bulunmaktadır. Hasta idrar yapacağı anda, testis kesesi içine yerleştirilmiş olan sistemin pompasını sıkmak suretiyle; idrar yolunun açılmasını sağlayabilmektedir. İşeme işlemi sonlandıktan sonra idrar yolunu daraltan sistem kendiliğinden aktive olmaktadır. Son yıllarda yaygın olarak kullanılan bu sistemden, hastaların memnuniyet derecelerinin oldukça yüksek olduğu rapor edilmektedir. Farkında olmadan idrar kaçırmanın daha düşük seviyede olduğu erkelerde, ayrıca idrar yolu askısı operasyonları uygulamak da olanaklıdır.